Benimki günlük değil de günlükler olacak.Çünkü zaman yönetimini pek beceremiyorum galiba.Zaman o kadar çabuk geçiyor ki,ya ben iyi kullanamıyorum ya da 7 gün 24 saat bana yetmiyor.
Pazar sabahı evdekiler uyurken yürüyüşe çıkmıştım.O arada sevgili Gül(İmece'deki Mehmet'in annesi) aramış. Gelince ben de onu aradım."Ne oldu biliyor musun?Bunu mutlaka seninle paylaşmalıyım diyerek sabahleyin erkenden aradım" dedi.Kişisel bir şey anlatacak zannettim,hayırdır inşallah dedim.Mehmetle ana-oğul kahvaltı ederlerken pazardan(organik) getirdikleri salatalıktan değişik bir tat almış."Allah Allah bu nedir" diye endişeli endişeli düşünmeye başlamış.Önce korkmuş çünkü acı bir tatmış.Sonra birden hatırlamış.İşte o anda beni aramış.Ona geri döndüğümde,"Hanife,biliyor musun şu anda ne yiyorum?..Salatalık.."
-Eee ne var bunda?Afiyet olsun.
-Ama bu çocukluğumuzda yediğimiz salatalığın tadı.Acı salatalık(hıyar).
Çok heyecanlıydı anlatırken.Çünkü o zamanki salatalıklar hormonlu değildi.Suni gübre kullanılmıyordu.Eh biraz da havalar kurak giderse salatalıklar acıyıveriyordu.
Tabi konuşmamızı o günlere dönerek uzattıkça uzattık.Ama ikimiz de çok mutluyduk.Ben ona "Sevgi Bahçem"deki salatalıklardan bahsettim o da oğlunun organik ürünlerle ilgili faaliyetlerinden asla vageçmeyeceğini söyledi.
Yukarıdaki resimler de sevgili Tülin Hanım'ın anlattığı "mahsuller :) ".Ben kıyıp koparamıyorum,Yasin Efendi'ye diyorum,siz yiyin,2 gün sonra ben gene aynısını görürüm.Toprağımız gerçekten çok güzel.Bu yüzden her ürünümüz erken hasat.İnşallah "Sevgi Bahçesi" hiç solmaz. :)))
2 yorum:
Hanife Hocam,
Yeni gönderilerinizi merakla bekliyoruz.
Sevgiler, saygılar
Hello. This post is likeable, and your blog is very interesting, congratulations :-). I will add in my blogroll =). If possible gives a last there on my blog, it is about the SBTVD, I hope you enjoy. The address is http://sbtvd.blogspot.com. A hug.
Yorum Gönder